Header Ads

MAYMUNLAR CEHENNEMİNDEN KAÇIŞ VE AK PARTİ’NİN KISA TARİHİ



Maymunlar Cehennemi serisini bilirsiniz; başrolünü Charlton Heston’un oynadığı, ilki 1968’de çekilmiş bir film serisidir. Bir romandan uyarlanan filmde dünyanın yönetimini ele geçiren maymunlar insanları taklit ederek daha üst bir uygarlık kurmuşlardır. Yakın zamanda devamı da çekilen filmde maymunlarla insanların dünyanın kontrolünü (iktidarı) ele geçirme mücadelesini izleriz.



Bildiğiniz gibi maymunlar taklit yeteneğine sahip hayvanlardır. Ülkemizde 19. yy’dan başlayarak oluşan batı hayranı bir aydın tipi vardır. Bu karakter Avrupalılara benzemekle, onlar gibi davranarak, giyinerek, konuşarak, onları taklit ederek ilerleyeceğimizi varsayar. Gelişmenin, kalkınmanın, ileri ve müreffeh bir ülke olmanın tek yolunun ancak tüm geleneksel değerlerimizi yıkarak, yerine Avrupa kültür ve sanayisinin ürünlerini koyarak gerçekleşebileceğini zanneder.

Türkiye'nin neredeyse son 200 yıllık tarihi, bu karakterin sahip olduğumuz tüm medeniyetin yıkılması ve yerine biraz eğreti biraz komik bir Avrupa taklidinin ikame edilmeye çalışılmasının tarihidir. Avrupalıların etki alanlarını genişletmek ve sahip olduğumuz doğal kaynakları elde etmek için aktif olarak yönlendirdiği bu döneme bir tür “maymunlaşma dönemi” de denebilir.

Siyasi ve askeri gücü eline geçiren Cumhuriyet eliti, bin yıllık Selçuklu - Osmanlı medeniyetinin bütün eserlerini (dil, din, sanat, medeniyet vs) yıkarak yerine kötü bir batı özentisi gecekondu kurmaya çalıştı. Bu haliyle kurdukları bu eğreti düzen tüm ekonomi, kültür, medeniyet politikalarıyla başarısız bir taklitten öteye gidememiş, adeta silah zoruyla dayatılan bir tür Maymunlar Cehennemi’ne dönüşmüştür. Şapka devrimi gibi dünya tarihinde örneği olmayan saçma sapan faşizm örneklerinden, dil ve alfabenin değiştirilmesi gibi bir medeniyet katliamına uzanan bu yıkım süreci, bu cehennemi sevimli bir şempanze maskaralığından çok, vahşi bir gorilin yıkıcı cinayetlerine benzetmektedir.  

Özellikle eline silah aldığında çok tehlikeli olan “faşist maymunlar oligarşisi” ne zaman toplumdan kadim medeniyet köklerine dönüş talepleri yükselse darbelerle milleti bastırmış, taklitten orijinale dönme çabalarını engellemeye çalışmıştır. 1950’den sonra, aslı olmasa da kötü bir demokrasi taklidi bulundurulmasına izin verildiğinden, toplumun bu talebi bütün engelleme ve baskılara rağmen 2002 yılından başlayarak bu Maymunlar Cehennemi benzeri komedi sahnesinin temellerini sarsmaya başlamıştır.

Kökü Osmanlı’ya dayanan toplumun genetiği siyaset kurumu üzerindeki taleplerini AK Parti üzerinde uygulayarak tüm kurumlardan bu kişiliksiz karakterleri temizlemeye başlamıştır. Bu sadece tek bir kişinin ve siyasi partinin eseri değildir, arkasında müthiş bir toplum baskısı ve iradesi vardır. Son olarak 15 Temmuz da ortaya çıkan müthiş patlama toplumun kazanımlarından vazgeçmeme arzusunun bir tezahürüdür. Eline aldığı silahla toplumu kendi dairesine çekmeye çalışan Cehennem Maymunları’nın silahlarını kafalarına geçirip bu topraklarda kimin asıl kimin maymun olduğu gösterilmiştir.

Bu tür toplumsal hareketler geri döndürülemez. Maymunlar cehenneminin kişiliksiz tiranları bu toplum üzerindeki etkilerini büyük ölçüde kaybetmiştir ve hükmettikleri kalan iktidar adacıkları da gün be gün su alarak dibe doğru batmaktadır. Yakın zamanda süreç büyük ölçüde tamamlanacak, aslolan unsurlar suretlerle yer değiştirerek toplum üzerindeki tüm alanlarda kontrolü ele alacaklardır.




8 yorum:

Blogger tarafından desteklenmektedir.